Doğruyu söylemek gerekirse "God of War" için söze nereden başlamam
gerektiğini tam olarak bilemiyorum ama uzunca bir süredir PS2'de bu kadar
kaliteli bir oyun oynamadığımı belirtmeliyim. Oyun piyasasını yakından takip
edenler SCEA'nın birkaç senedir GoW üzerinde çalıştığını bilir, özellikle oyunun
çıkışından önce gösterilen video ve görüntüler GoW'un çok iyi olacağı
sinyallerini zaten açık bir şekilde veriyordu; ve oyunun piyasaya çıkışıyla
tahmin edildiği gibi GoW kalitesini göstererek ayın en iyi oyunu seçildi.
Tanrılar Toplantısı...
Zeus: Sizi, bu en kutsal topraklara, ölümlülerin kaderini
tartışmak üzere topladım; ki gözlemlediğim kadarıyla onların hareketleri,
Olympus Dağı'nda bulunan bizlere ciddi kin güder cinsten.
Athena: Baba, lordum; eğer hakkında konuştuğun kişi Kratos ise,
ben onun 10 senedir sürekli tanrıçasıyım ve kendisi deliliğe karşı savaştı ve
onu affetmemizi sağladı.
Ares: O adam bir aptal. Kendisine verilecek bir armağana sırt
çevirdi.
Zeus: Yeter, Ares. Onun ne yaptığını biliyorum. Gerçekten
biliyorum, mahçup olacaksın.
Athena: Ares'in hareketleri hep acımasız, lordum. Nasihatçilerimin
bana bildirdiklerine göre, Ares bir ordu hazırlıyormuş ve şehrime saldırıp yok
etmek amacındaymış.
Ares: Atina, sanat ve kültür şehri olarak gösteriliyor. Halbuki
çürük aristokratlarla dolu bir mikrop çukurundan başka birşey değil. Atina, anne
Gaia'yı da hasta ediyor. Şehrini yok edeceğim, sevgili kardeşim.
Athena: Seni engellersem, bunu yapamazsın kardeşim.
Zeus: İkiniz de susun! Bu çocukça tartışmalarınızı kendi aranızda
sürdürün ancak bu savaşın Olympus Dağı'na sıçramasını istemiyorum. Bizim başka
dertlerimiz de var. Kratos, kaderimiz için değişmiş olabilir.
Athena: Kendisi bir çılgın, ama güçlü.
Ares: Bunda hemfikiriz.
Zeus: Evet... güçlü. Ancak birgün kendisini olumsuz etkileyecek
derecede güçlenebilir, tabii bizi de.